Mevlana’nın eserlerinden ders almak gerektiğini söyleyen Yazar Zengin, “750 yıl sonra bile Hazreti Mevlana okuyan, anlayan ve onu tanımak isteyen binlerce yabancı insan Konya’ya geliyor. Gelmekle kalmıyor aynı zamanda başka ülkelerde Hz. Mevlana enstitüleri var. Mevlana’yı araştıran insanlar var, yazdıklarını araştıran insanlar var. 66 yıl yaşayan Mevlana bu yaşam süresi içerisinde devasa eserler yazıp bırakmıştır. İyi okuyup ders almak gerekir. Mevlevilik dediğimiz şey ise Hazreti Mevlana’dan sonra ona inanan insanların oluşturduğu coşku haline dönüşüyor. Mevlevilik dediğimiz dini grup oluşuyor. Bu gösteri değildir bir ibadet şeklidir" dedi.
Mevlana’nın yazdığı öğütlerden öğrencilerin üzerine düşen payı almalarını söyleyen Öykü Yazarı Salih Zengin, “Mevlana’nın yazdıklarını şu an belki yetişkin insanlar anlar. Yazdığı hikayeler ve Mesnevi’de geçen kıssalar çocukların okuyup anlayabileceği tarzdadır. Çocuklar bu yazdıklarını okursanız Hazreti Mevlana’nın güzel insan olmaya dair verdiği öğütlerden sizde üzerinize düşen payı alırsınız. Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin vuslatı sevenin sevdiğine yani Allah'a kavuşma gecesi kabul edilen bir anma etkinliğidir. Mevlana hazretleri bu gecenin ölümün değil, Allah'a dönüşüm bir ifadesi olduğuna inanılmıştır. Şeb-i Arus (düğün gecesi) manası taşımaktadır. Mevlana hazretlerinin fiziksel olarak bu dünyadan ayrıldığı gecedir. Mevla’nın öğretilerinin ve manevi mirasının yaşatıldığı bir anma törenine dönüşmesi de diyebiliriz" diye konuştu.