Arachnocampa olarak adlandırılan larvalar, 30-40 cm uzunluğunda bir mukus ile su damlacıklarını tutuyor.
Larvaların ürettiği lusiferin adlı enzim, kimyasal reaksiyonu tetikliyor ve ortaya bu atmosfer çıkıyor.
Bir sivrisinek türü olarak adlandırılan glowworm bu bölgede yaşayan en ilginç böceklerden. Bu canlıların ürettiği mukusta yer alan lusiferin enzimi nem ile birlikte ortamdaki oksijenle kimyasal reaksiyona giriyor ve bu reaksiyon sonucu ortaya mavi ve büyüleyici bir görsel şölen çıkıyor. Bu canlıların ışık saçtığı dönem, glowworm'un yaşam döngüsündeki larva olduğu dönem.
İpek, uzun ipliklerin ucunda bulunan damlacık yaklaşık 1 mm uzunluğunda çapa sahip ve böceğin larva dönemi olarak adlandırılıyor. Larva döneminden sonra kibrit çöpü büyüklüğüne gelip kurda dönüşen canlıların birçok türü mevcut. Bu mağarada yer alan tür, ışık saçma özelliğine sahip.
Bir sivrisinek türü olan glowworm'un Yeni Zelanda'da yaşayan türünün avını kendine çekmek için ışık saçtığını söylemiştik. Aynı şekilde, glowworm'un avına erişebilmek için aşağı sarktığını söyleyebiliriz. Mukusa yapışan avların artık geri dönüşü yoktur, glowworm'un avı olmaktan başka çaresi de.