Sinan Şimşek "Yollar" ile nam salıyor
Sakarya’lı genç müzisyen Sinan Şimsek ilk şarkısı Yollar ile müzik piyasasına hızlı bir giriş yaptı. Sakarya halkı tarafından şimdiden dillere dolanan, sözü ve müziği Sinan Şimşek’e ait olan şarkı oldukça beğeniliyor.
Yollar’ın yolu açık olsun
10 yıldan uzun süredir farklı yerlerde sahne alan Sinan Şimsek ilk şarkısı Yollar ile beğeni toplamaya devam ediyor. Youtube’ye yüklendiği andan itibaren kısa süre içinde binlerce kez izlenen Yollar’ın ilk dinlemeden itibaren kulak aşinalığı bırakan hikâyesi de duyanları şaşırtıyor. Yollar’ın anlamlı bir hikâyesi olduğunu da belirten genç müzisyen şöyle anlattı; “İzmir’e tatile gitmiştim, dönüş yolunda otobüse bir kız bindi. İlk görüşte aşk diyorlar sanırım. İlk andan itibaren âşık olduğumu hissettim. Afyon’da mola verdiğimiz de tanışmak istedim. İlk başta sıcak bakmasa da sonrasında duygusal bir ilişkiye başladık. Yollar’ın hikâyesi de böylelikle başlamış oldu”
Hep destek tam destek
Özellikle Sakarya halkından destek isteyen Sinan Şimşek; “ Emek verilerek yapılan her şey kıymetlidir. Yollar’ da benim için çok kıymetli. Daha büyük bir kitleye ulaşması için Sinan Şimşek Youtube kanalıma abone olup beğeni yapmalarını rica ediyorum. Ayrıca olumlu ya da olumsuz eleştirilerini yorum kısmından da iletebilirler. Dinleyen, iyi dileklerini ileten herkese teşekkür ederim” dedi.
Şarkının yanında klibin de olumlu eleştiriler aldığını belirten Müzisyen Sinan Şimşek hem şarkıyla bir uyum yakalamış olması hem de Taraklı dağlarında çekilerek Sakarya’nın eşsiz doğa güzelliğini sunması açısından özellikle Sakarya’ lıların sevgisini kazandı. Klip çekimlerinin macera dolu bir serüven olarak geçtiğini ifade eden Şimşek; “ İlklerin heyecanı her zaman farklı olur. Benim için de ilk klip çekimi çok eğlenceli ve güzel geçti. Öncelikle Aslan Optik, Şahinbey Çiftliği ve Suv Garaja teşekkür etmek istiyorum. İlgi ve desteklerini esirgemediler. Bu tür şeyler de müzisyenler için ayrıca önemli ve değerli bir konumda” dedi.
“Her şeyin başı sevmek”
Müzik hayatına üniversite yıllarında başlayan Şimşek ilk zamanlar müzik grubu ile kendilerini tanıtmak için bedava çıktıkları sahnelerden, şimdi çıktığı mekânlara kendi dinleyicisini topluyor. Müzik’te ilerlemenin sınırının olmadığını ifade eden Şimşek; “Her şeyin başı sevmek. Müziği seviyorum, şarkı söylemeyi seviyorum, duygularımı bu yolla ifade etmeyi seviyorum. Bir işi severek yapıyorsanız bu iş olmaktan çıkar ve tamamen sizinle özdeşleşir. Böylelikle her zaman daha iyisine odaklanırsınız. Daha iyinin sınırı yoktur. Müzik de benim için böyle bir anlam taşıyor” dedi.
“Müzikte kendimi sınırlandırmıyorum”
Genellikle Rock, Anadolu Rock ve Pop tarzında şarkılar seslendiren Sinan Şimşek; “ Her müziğin kendine has bir tınısı var. Elbette kendimi bu tarzla sınırlandırmıyorum. Hoşuma giden her şarkıyı yeniden yorumlayıp, hissettiğim şekilde aktarıyorum. Kendimi bulduğum ne varsa bende yer bulabilir” ifadelerine yer verdi.
Sürekli üretim başarı getirir
Şarkı söylemenin yanı sıra söz yazarlığına da ayrı bir ilgisinin olduğunu dile getiren müzisyen; “ insanların hayatı boyunca üretime katılması ve gelişime destek olması taraftarıyım. Sürekli bir üretim sonucunda başarı gelir. Ben de bu hayat felsefesiyle yaşamımı şekillendiriyorum. Kendimi ifade ediş biçimi olarak şarkı sözü yazımına ağırlık verdim. Bütün güzel duygular, kırıldığım, kızdığım ve ya öfkelendiğim anlar bir şarkı dörtlüğünde can bulabiliyor. Örneğin; çoğu zaman suya bakarak yazarım. Çünkü derinliklerimde hissettiğim duygular su kadar şeffaf bir hale bürünüyor. Anlam vermek bu nedenle değerli bir olgu” dedi.
“Müzisyenler duygusal insanlardır”
Pandemi döneminde diğer bütün müzisyenler gibi kendisinin de zorluklar çektiğini dile getiren Şimşek normalleşme dönemiyle birlikte sahnelere dönmenin mutluluğu içinde olduğunu söyledi. Şimşek sözlerine şöyle devam etti; “ Pandemi dönemi herkes gibi müzisyenleri de maddi ve manevi yönden oldukça yıprattı. Müzisyenler biraz daha duygusal insanlardır. Geçimlerini bu işten sağlayan çoğu müzisyen seslerini duyurmaya çalıştı ancak maalesef intihar edenler oldu. Çünkü maddi geçim zorluğunun yanında manevi olarak da bir çöküş yaşadılar. Bir müzisyenin olmak istediği yer her zaman sahnelerdir. Ruhumuza, düşüncemize iyi gelen şey bu. Umarım kötü günleri geri de bırakırız ve müziğin sesini her daim duyarız”