Ta Prohm Tapınağı, Kamboçya
İnsanoğlu dünyanın hemen her yerinde doğaya kafa tutarak kendi yapılarını inşa etmiş. Bazı yerlerde ise doğa verdiklerini geri almış ve adeta “Ben buradayım” demiş. Kamboçya’daki Ta Prohm tapınağı da aynen bu şekilde doğaya teslim olmuş bir yapı.
12. yüzyıl sonlarında ormanın ortasına inşa edilen ve asıl adı Rajavihara olan tapınak, 18 rahip ve 615 dansçıya ev sahipliği yapmış. Yaklaşık 400 yıl önce terk edilen yapıyı doğa tekrar geri almış. Bugün antik yapılarla dev ağaçları iç içe geçmiş olarak görmek mümkün.
Ölüm Vadisi, ABD
İsmini bu kadar hak eden çok az mekan bulunur. İnsanların turistik ziyaret dışında yollarının asla düşmesini istemedikleri Ölüm Vadisi, bugüne kadar yeryüzünde ölçülen en yüksek yüzey ısısının kaydedildiği yer.
1913 yılında kayda geçen 56.7 derece ile rekorlar kitabına giren dev vadide ayakkabılarınızın altı eriyor ve aşırı terleme sonucu vücudun elektrolit dengesi alt üst oluyor. Giderken yanınıza şapka almayı unutmayın.
Sualtı Heykel Parkı, Meksika
İnsanlar yüzyıllar boyunca suyun altında kayıp kıta Atlantis’i aramışlar. Meksika açıklarında suya dalan birisi de kayıp medeniyeti bulduğunu sanabilir ama bu seferki ne yazık ki insan yapısı.
Cancun’da sualtına yerleştirilen ve tropik balıklar eşliğinde okyanus zemininde uzanan insan yapısı heykeller unutulmaz bir dalış macerası yaşatabilir.
Yarık Kanyon, Arizona (ABD)
İnanılmaz güzellikteki renkleri ve ışık oyunlarıyla adeta doğa yapısı bir labirent görünümünde olan Antilop Kanyonu, Arizona’da en çok ziyaret edilen ve fotoğrafı çekilen mekanların başında geliyor.
Kanyonda geçirdiği bir kaza sonrasında mucizevi bir şekilde sağ kalan doğa sporcusu Aron Ralston, sıkıştığı kayada günlerce mücadele etmiş ve en sonunda çakısıyla kolunu keserek kurtulmayı başarmıştı. Aron’ın hikayesi 2010 yılında James Franco'nun rol aldığı 127 Saat adlı filme de konu olmuştu.