Öldürülen güvenlikçinin ailesi: Cinayet planlı
İstanbul'da cinayetten 20 yıl hapis yattıktan sonra pandemi izniyle cezaevinden çıkıp, Antalya'da güvenlik görevlisi Hakan Ökten'i (41) tabancayla öldüren Mevlüt Koyuncu'nun (52) yargılanmasına başlandı. Ökten'in ailesi, cinayetin planlı olduğunu öne sürdü.
Olay, 20 Mayıs'ta Kepez ilçesi Antalya Bulvarı'nda meydana geldi. Hakan Ökten ile Havva B., 42 CTB 54 plakalı araçla saat 20.30 sıralarında ormana gitti. Araçta oturan Hakan Ökten ile Havva B.'nin yanına gelen Mevlüt Koyuncu, iddiaya göre sebepsiz yere, üzerindeki tabancayı çıkartıp 3-4 el ateş etti. Hakan Ökten kanlar içinde kalırken, Havva B., aracına aldığı Ökten'i yolda kendisini karşılayan ambulansa teslim etti. Sağlık ekipleri Hakan Ökten'i yakındaki özel hastaneye götürdü. Ökten, burada doktorların çabasına rağmen kurtarılamadı. Antalya Büyükşehir Belediyesi'nde güvenlik görevlisi olarak çalışan, evli ve 6 çocuk babası Hakan Ökten'in cenazesi, Konya'nın Doğanhisar ilçesinde toprağa verildi.
TUTUKLANDI
Olayla ilgili çalışma başlatan polis, Mevlüt Koyuncu'nun Uncalı Mahallesi'nde bir evde saklandığını belirledi. Eve operasyon düzenleyen polis, Koyuncu'yu gözaltına aldı. Koyuncu'nun daha önce İstanbul'da işlediği cinayetten 20 yıl hapis yattığı ortaya çıktı. Polise, olay günü ormanda alkol ve uyuşturucu aldığını söyleyen Koyuncu, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Sanık Mevlüt Koyuncu'nun Antalya 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanık duruşmaya SEGBİS aracılığı ile katılırken, ölen Hakan Ökten'in kardeşleri ile taraf avukatları salonda hazır bulundu. Savunmasında, emniyette verdiği ifadesinin doğru olduğunu belirten Koyuncu, “Ben hurdacılık yaparım. Param olduğunda pansiyonda, olmadığında olayın meydana geldiği yerde kalırım. Olaydan önce alkol almıştım. Ayrıca uyuşturucu hap da kullanmıştım. Büyük bir kayalığın üzerinde otururken hemen yakınıma bir araç park etti. Maktulün yanında bir kadın vardı. Onlar beni görmedi. Maktul aracın şoför koltuğundan kalkarak arka koltuğa geçti ve kadınla ilişkiye girmeye başladı. Ben de rahatsız oldum ve oradan ayrılmak için ayağa kalktığımda maktul ve yanındaki kadın beni fark etti. Maktul hemen pantolonunu çekerek bana doğru geldi ve küfür etti. 'Ne arıyorsun burada?' dedi. Elinde bir cisim olduğunu fark ettim ama tam olarak ne olduğunu görmedim. Bana göre iri olan maktulün zarar vermesinden korktum. Daha önce çöplükten bulduğum silahı maktulün önüne doğru 2-3 el ateş ettim. Öldürme kastıyla hareket etmedim. Maktulün öldüğünden ertesi gün haberdar oldum. Yaptığımdan pişmanım" dedi.
Şikayetçi C.Ö. ise maktulün ağabeyi olduğunu ifade ederek, “Kardeşimin adı geçen Havva B. isimli kadınla ilişki yaşadığı doğru değildir. Sanığın, Havva B.'nin yönlendirmesiyle atılı eylemi planlayarak gerçekleştirdiğini düşünüyorum" dedi. Şikayetçi N.Ö. ise maktulün kardeşi olduğunu belirterek, “Ağabeyimin öldürülme olayında Havva B.'nin de olduğunu düşünüyorum. Ağabeyim planlı bir cinayete kurban gitti" diye konuştu.
Şikayetçilerin avukatı ise olayın planlı bir cinayet olduğunu öne sürerek, “Sanığın savunması hayatın olağan akışına uymuyor. Sanığın kullandığı cep telefonunun HTS kayıtlarının celbini talep ediyoruz. Bu kayıtlar geldikten sonra Havva B. ile sanık arasında görüşme kaydı olup olmadığının incelenmesini ve Havva B. hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme heyeti, olayda adı geçen Havva B.'nin adresinin araştırılıp mahkemeye zorla getirilmesine ve sanığın tutukluluğunun devamına karar verdi.