O ilçedeki taşkın sahalarının imara açılmak istenmesi yargıya taşındı
Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası yerleşimlerde zemin özellikleri bir kez daha ön plana çıkarken, Ferizli ilçesinde konut ve sanayi imarına açılmak istenen tarım arazileri ve taşkın sahaları yargıya taşındı.
6 Şubat 2023 Pazartesi günü Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler Türkiye'yi sarstı. 40 binin üzerinde vatandaşımızın can verdiği, on binlercesinin yaralandığı depremlerde Kahramanmaraş merkezli 11 ilde büyük yıkım gerçekleşti.
Hatay Antakya başta olmak üzere en ağır yıkımların yaşandığı alanların alüvyon zeminde olduğu gerçeği tartışılan en önemli konular arasında yer alıyor.
Son olarak 17 Ağustos 1999 depreminde aynı acıyı yaşayan Sakarya'nın da büyük bölümünün alüvyon zemin üzerinde, sıvılaşma tehlikesiyle karşı karşıya bilinen bir gerçekken; bazı alanların imara açılmak istendiği de konuşulmaya devam ediyor.
Ferizli İlçesine bağlı Sinanoğlu mahallesindeki 111 sayılı parselde yer alan yaklaşık 50 dönümlük arsanın 2019 yerel seçimlerinin hemen ardından el değiştirdiği ve şimdi de imarının değiştirilerek sanayi imarına dönüştürülmek istendiği belirtiliyor. Aynı şekilde ilçede DSİ tarafından taşkın sahası ilan edilen bölgelerin de imara açılmasına yönelik Ferizli Belediyesi tarafından çalışma yapılması tepki çekiyor.
Ferizli Doğayı Koruma ve Tarımı Destekleme Derneği, Ferizli'de taşkın sahaları ve tarım alanlarına yönelik imar değiştirme girişimlerini yargıya taşıdı.
Cumhuriyet Savcılığına yapılan suç duyurusu ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) yapılan başvurularda söz konusu alanların konut ve sanayi imarına açılmasının riskleri anlatıldı.
Dilekçede ilgili alanlar şu şekilde:
Son günlerde kamuoyunu son derece rahatsız eden, Sakarya'nın Ferizli ilçesi Sinanoğlu bölgesinde 111 parselin verimli tarım arazisi olmasına rağmen Ferizli belediyesi tarafından sanayi imarına dönüştürmek adına atılan adımlar hukuka aykırı olarak ilerleyerek, kurum görüşleri istenmiştir. Ayrıca kişiye özel rant sağlanmak istenmiştir. Çünkü bölgemizde dönüm başı birim fiyat 100 bin TL iken, imara dönüştürüldüğü zaman birim fiyat 3 milyon TL civarı olacaktır. Ortalama olarak 100 milyon TL belediye eliyle rant sağlanacaktır. Bu bölgelerin kim ya da kimler tarafından satın alındığı ya da hangi amaçla bu bölgenin tercih edildiğinin açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Sanayi imarına açılması planlanan 1. Derece tarım arazisi, aynı zamanda Sakarya Nehri'nin hemen yanında taşkın riski mevcut bulunan bir konumda bulunmaktadır. Sadece bu sebep bile imarlaştırma planın hukuka aykırı, kamu yararına son derece uzak olduğunun göstergesidir.
Her ne kadar bazı konularda itirazlarımız olmasına rağmen Ferizli ilçesine iki adet 8000 dönüm Organize Sanayi Bölgesi kuruldu ve mevcut Organize Sanayi Bölgelerinde bile hali hazırda boş yerler mevcuttur. Yeni bir kişiye özel sanayi imarına Ferizli'nin ihtiyacı bulunmamaktadır. İmara açılmak istenen yerlerin yeni belediye başkanı göreve başladıktan sonra kimler tarafından satın alındığı bu projenin kime ve kimlere fayda sağlayacağı gibi hususların ayrıca araştırılmasını istiyoruz.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Ferizli Belediyesince askıya çıkıp daha sonra inen Ferizli sınırları içerisinde bulunan nehir ve kanal kenarındaki 1/5000'lik tadilat imar çalışmalarında görülen odur ki kanal kenarlarındaki taşkın sahalarda bulunan rekreasyon alanlarının konuta dönüştürülmesi planlanıyor. Taşkın sahalarda bulunan rekreasyon alanlarının konut alanlarına dönüştürülmesi kabullenilebilir değildir. Bulunduğu konum itibariyle kamu adına zarar meydana gelmemesi için bu planların incelenerek gereğinin yapılmasını ve iptal edilmesini talep ediyoruz.
Yine Ferizli'nin Sinanoğlu bölgesinde Limandere'ye giderken sol taraftaki 1000 dönüm arazinin Ferizli Belediyesi tarafından imara açılmak üzere kamu yararıkararı istenmiştir. Hem ova konumunda hem taşkın sahasında hem de batalık bir alandadır. Bu bölgede duyumlarımıza göre çok fazla yer toplanmış bulunmaktadır. Bu bilginin de araştırılmasını talep ediyoruz.
Ve yine Ferizli'nin girişinde sağ tarafta Menderes Bayırı mevkiinde ortalama 1400 dönüm arazi hem imarlı aynı zamanda da kentsel gelişim projesi yapılmıştır. O bölgenin inşaata açılmadan, 1. Sınıf tarım arazisi ve risk bulunduran yerlere imarlaştırma yapılmasının istenmesi abesle iştigaldir. Bunun altındaki tek sebep ranttır.
Cinsine bağlı olarak zeminin geçirimlilik oranı ve suya doygunluk derecesi, havzanın geometrisi, uzunluğu, alanı ve eğimi taşkın oluşumlarında rol oynar. İmara açılacak alanlar nehir kenarında bulunmakta, fiziki olarak planlamada taşkın riski yeterince dikkate alınmamıştır. Taşkınların nasıl yönetileceği, taşkınlara karşı nasıl önlemler alınacağı bilimsel verilerle sabit. Meslek ve bilim insanları, hem taşkınlar konusunda yerleşim alanlarının nasıl planlanması gerektiğini, hem de akarsularda alınacak önlemleri yıllardır dile getiriyor. İmar planlarının hazırlanması ve uygulanmasında DSİ tarafından verilen görüşlere titizlikle uyulmalı, 4373 sayılı Kanun uyarınca taşkın sahası ilan edilen yerlerde yapı izni verilmemelidir.
Son günlerde ülkemizi yasa boğan Kahramanmaraş depreminde de acı bir tecrübeyle anlaşıldığı üzere imar planlaması uygun yapılmadığında nasıl zararlara sebebiyet verebileceği bir kere daha görülmüştür. Yaşadığımız bu acı tecrübelerden ders alıp, göz ardı etmemeliyiz. Ne kadar haklı olduğumuz ortadadır. Kahramanmaraş ve diğer 9 ilin yıkılan binalarına bakıldığında en çok hasarın taban arazisi üzerindeki yapılaşmalarda olduğu görülmektedir. İtiraz ettiğimiz imara açılmak istenen yer taban arazisi, kanal ve nehir kenarındadır. Bu acı deneyimin tekrarlanmaması adına sorumlu bir dernek olarak bu hususu bildirme zorunluluğum hasıl olmuştur. (medyabar)