Çikolata imalatında ham madde olarak kullanılmaya başlandığını söyleyen Uysal, "En önemlisi de çikolata sektöründe ham madde olarak kullanılmaya başlandı. Geçen yıl 12 ton verdiğimiz çikolata fabrikasına bu yıl 20 ton talep taahhüdü verdik. Daha ileriye götürebilmek için mücadelemizi sürdürüyoruz.
Cennet hurması sektörü bu bölge için ayrı bir gelir kaynağı oldu. Özellikle kadınlarımıza ev ekonomisine katkı sağlamak için ayrı bir iş sektörü oluşturuldu. Her gün ortalama 20 kadın çalışıyor ve bu süre yaklaşık bir ay sürüyor. Bizim yıllık bir maliyetimiz var mazot, ilaç ve işçilik gibi. Bu maliyetler doğrultusunda da bu yıl fiyat beklentimiz 10 Euro. Bunun altındaki fiyatlar bizi üzer. Antep fıstığı yerinde 90-100 lira ama tezgahta 800 TL. Böyle bir ticari anlayış hem bizi mağdur eder hem de çevremizdeki işçilere faydalı olamayız" dedi.
Cennet elmasının 1947 yılında emekli olan bir astsubay tarafından bölgeye getirildiğini ancak ticari olarak yeğeni Melek Yılmaz'ın bu işle ilgilenmesiyle büyüdüğünü belirten Uysal, "Cennet elması bölgemize 1946-47 yıllarında gelmiş. Buralı olan rahmetli emekli Şerafettin başçavuş Yalova'a astsubay okuluna gidiyor. Orada bu meyveyi görerek 10 ağaç getiriyor. Eşine dostuna dağıtıyor. 1980 yılına kadar bu şekilde birer ikişer ağaçla çevreye yayılıyor. 1980 yılından bu yana bölgemizde bin dönüme ulaştı. Rekolte geçen yıl 250 ton civarındaydı, bu yıl 300-350 ton civarında bekliyoruz. Yeğenim Melek Hanım'ın tesadüfen balkonunda kuruttuğu elma ile de dünya çapında sesimiz duyuldu" diye konuştu.