HDP önündeki aileler, 3'üncü yılda gece de nöbette olacak

DİYARBAKIR'da, HDP il binası önünde, PKK tarafından kaçırılan çocuklarının geri dönmeleri için oturma eylemi yapan aileler, 3'üncü yılda eylemlerine gece de devam etme kararı aldı.

Diyarbakır'da, Hacire Akar'ın 2 yıl önce 22 Ağustos'ta teröristler tarafından kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Mehmet için HDP il binası önünde başlattığı ve 3'üncü gününde oğlunun güvenlik güçlerine teslim olmasıyla sonlandırdığı eylemin yıl dönümünde, aileler, çocuklarına kavuşana kadar eylemlerini sürdürecek. Akar'ın ardından, 3 Eylül'den itibaren HDP il binası önüne gelerek oturma eylemine başlayan ve sayıları 233'e ulaşan aileler, 3'üncü yılda eylemlerine gece de devam etme kararı aldı.
Diyarbakır'da yaşayan Mehmet Akar, 2 yıl önce 21 Ağustos'ta kayboldu. Oğlunun teröristler tarafından dağa kaçırıldığını düşünen Hacire Akar, bir gün sonra HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Hacire Akar'ın almadan gitmeyeceğini söylediği oğlu Mehmet Akar, eylemin 3'üncü gününde ortaya çıktı. Akar, eylemine son verdi, Mehmet Akar ise mahkemece ev hapsine çarptırıldı. Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu.

Akar'ın oğluna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül 2019'da HDP binası önünde oturma eylemine başladı. 233 ailenin 720 gündür devam eden eyleminde, Hacire Akar ile birlikte çocuklarına kavuşan aile sayısı 31'e yükseldi.

'GAZETECİ OLACAKTI'

Hacire Akar'ın 22 Ağustos'ta başlattığı eylemin yıl dönümünde aileler, 3'üncü yılda eylemlerini gece de sürdürme kararı aldı. Ege Üniversitesi Gazetecilik Bölümü son sınıf öğrencisiyken, 2015 yılında, 22 yaşında kaçırılan oğlu Mehmet için oturma eylemi yapan İmmihan Nilifırka, "720 gündür biz bu eylemimizi sürdürüyoruz. Kar, kış, pandemi demeden eylemimizi sürdürüyoruz. Evlatlarımız dönene kadar eylemimizde kararlıyız. Mehmet, yavrum dön, gel. Kapım sana açık, ciğerim sana açık. Ben biliyorum, sen öyle bir evlat değildin. Gel bak kulağım telefonda. Seni çok özledim. Hep beraber eve dönelim. Gel, güvenlik güçlerine teslim ol. Devletimiz adaletlidir. Türkiye Cumhuriyeti bayrağının altında hep beraber yaşayalım. Gazeteci olacaktı. Elindeki mikrofonu aldılar, eline silah verdiler. 6 yıldır ben oğlumdan haber alamıyorum. Onun her şeyine hasretim. Ailecek perişanız. Kulağımız telefonda, gözümüz kapıda onu bekliyoruz" dedi.