“Bizim açımızdan çok önemli olan kentin Urartu döneminde de yerleşim yeri olduğunu gösteren önemli bulgular çıkması. Kurtarma kazısı sırasında çıkan bulgulardan biri Urartu savaşçısının kemeri. Urartular, Doğu Anadolu’da demir çağının en görkemli topluluklarından bir tanesi. Demir çağı seramikleri bize Urartu dönemini gösteriyordu ama bir yerleşim yeri olduğuna dair çok fazla bulgumuz yoktu. Satala’nın Urartu döneminde de önemli bir yerleşim yeri olduğunu bize gösterdi. Bilhassa bulduğumuz savaşçı kemeri, mezar ve kalıntılar buranın Urartu döneminde de Karadeniz’in ana hattında belki de Trabzon’a kadar olan yol hattında bir Urartu birimi olduğunu da göstermiş oldu.”
3 BİN YILLIK YERLEŞİM
Doç. Dr. Yıldırım, seramik bulgularla birlikte bölgenin tarihinin 5 bin yıl öncesine uzandığını kaydederek, “Urartu ile beraber burada 3 bin yıllık bir yerleşimin olduğunu, seramik bulguları da göz önüne alırsak milattan önce 3 bine kadar inen bir yerleşimi gösteriyor. Yani Satala günümüzden 5 bin yıl öncesine kadar uzanan bir geçmişe sahip” dedi.
“HZ. İSA’YI TEMSİL EDEN…”
Satala Antik Kenti Kazı Başkan Yardımcısı Ali Kıpramaz da “Son kazılarda Satala’nın lejyondan sonra piskoposluk kentine dönüştüğünü işaret eden sütun başları ve taşlar bulduk. Bizans İmparatorluğu coğrafyasında başkent üslubu olarak gördüğümüz ve Hz. İsa’yı temsil eden kartal motiflerinin bir örneğini de Satala’da bulduk” diye konuştu.