Schindler’s List (Schindler’in Listesi) IMDb: 9.0
Yedi dalda Oscar ödülü sahibi olan film, İkinci Dünya Savaşı yıllarında binlerce Yahudi’nin hayatının kurtarılmasını konu alıyor. Çekoslavakya’da fabrika açan Schindler isimli bir Alman, elindeki Yahudi vatandaşların isimlerinin bulunduğu listedeki herkesi fabrikada çalışıyormuş gibi gösterir. Bu sayede çok kişiyi katliamdan korur. Steven Spielberg’ün yönetmenliğinde çekilen Schindler’s List’i izlerken duygulanmamaksa imkansız.
A Beautiful Mind (Akıl Oyunları) IMDb: 8.2
Matematik dünyasındaki üstün zekâlardan biri olan John Nash’in başarılarını konu alan film, ilginç gelişmelerle ilerliyor. Zeki ama bir o kadar da asosyal olan başarılı matematikçi John, üzerinde çalıştığı bir teori sırasında psikiyatrik sorunlarla da boğuşmaya başlar. Neredeyse gerçek dünyadan kopan matematikçinin kariyer anlamında ise daha gidilecek çok yolu vardır.
The Blind (Kör Nokta) IMDb: 7.6
Oldukça iyi yaşam şartlarına sahip Leigh, iki çocuğuna da iyi bir anne olmaya çalışmaktadır. Günün birinde çocuklarının okulunda kimsesi olmayan, oldukça iri yapılı, Afro Amerikan bir çocuk karşısına çıkınca da hem onun hem de çocuğun hayatı değişir.
Once Upon a Time in… Hollywood (Bir Zamanlar… Hollywood’da) IMDb: 7.6
Quentin Tarantino’nun yönetmen koltuğunda oturduğu ‘Once Upon a Time in… Hollywood’, 1969 Los Angeles’ındaki altın çağına unutulmaz bir nostalji sunuyor. Film, televizyon yıldızı Rick Dalton’ın (Leonardo DiCaprio) ve onun dublörü Cliff Booth’un (Brad Pitt) Hollywood’daki yıldızlı günlerinin sona erdiği bir dönemi anlatıyor. Sharon Tate’in (Margot Robbie) gerçek hayattaki trajik öyküsünü ve Charles Manson’ın sebep olduğu dehşeti içeren gerçek olaylara dayanıyor. Tarantino’nun kendine özgü tarzı, muhteşem oyunculuk performansları ve dönemin atmosferini başarıyla yansıtan detaylar, filmi sadece bir sinema deneyimi değil, aynı zamanda Hollywood’un efsanevi geçmişine saygı duruşu haline getiriyor.