USD 34,23
EUR 36,87
ALTIN 2.997,94
BIST100 8.839

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan milletvekillerine hitap etti

TBMM, 2.5 aylık tatilin ardından yasama çalışmalarına yeniden başlıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yasama yılı açılışı dolayısıyla milletvekillerine hitap etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan milletvekillerine hitap etti
01 Ekim 2021 | 15:36
Son Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'nin 27'nci dönem 5'inci yasama yılı açılış programına katılıyor. TBMM'nin 2023 hedefleri ve 2053 vizyonu görevlerini layıkıyla yapacağına inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni anayasa teklifine değindi. Başkan Erdoğan, "Yeni anayasa milletimize verebileceğimiz en güzel 2023 hediyesi olacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;

27. Dönem 5. Yasama yılının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bugün vefat haberini aldığımız siyasi tarihimizin önemli isimlerinden, çok kıymetli ağabeyimiz Sayın Oğuzhan Asiltürk'e Cenab-ı Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.

"MECLİS'İN IŞIKLARI YANIYORSA BU ÜLKENİN SIRTI YERE GELMEZ"

Meclisimiz 2 defa gazilik ünvanı ile müşerref olmuş. Ülkesine ve milletine hizmet yolundan ayrılmamış müstesna bir kurumdur. Her biri diğerinden yoğun geçen yasama yıllarında gece gündüz çalışarak ülkesine hizmet eden siz değerli milletvekillerinin çabası tarihe takdirle kaydedilmiştir. TBMM'nin ışıkları yanıyorsa, milletvekillerimiz görevinin başındaysa Allah'ın izniyle bu ülkenin sırtı yere gelmez. Tıpkı geçtiğimiz bir asır gibi, önümüzdeki asrın şekillenmesinde de Millet Meclisimizin eşsiz bir rolü olacağına tüm kalbimle inanıyorum.

Bir süre önce gündeme getirdiğimiz ülkemize tarihinde ilk defa doğrudan milli iradenin eliyle yeni bir anayasa kazandırma teklifini Meclisimiz tarafından başarıyla hayata geçirileceğini ümit ediyorum.

"YENİ ANAYASA 2023 HEDİYESİ OLACAK"

Biz seferle mükellef olduğumuz inancıyla bu girişimi başlattık. Karar ve takdir yüce meclisindir. Milli irade ile hazırlanmış bu yeni Anayasa teklifimize destek verecek herkese şimdiden teşekkür ediyorum. Meclisimizin, mümkün olursa tamamının uzlaşmasıyla hazırlanacak bir yeni anayasa, milletimize vereceğimiz en güzel 2023 hediyesi olacaktır.

Yaklaşık 30 yıldır işgal altında olan Azerbaycan toprakları ve Karabağ özgürlüğüne kavuştu. Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevincine ortak olduk. İnşallah önümüzdeki haftalarda Azerbaycanlı kardeşlerimizle yine bir araya geleceğiz. Karabağ savaşında yaşananlar turnusol kağıdı işlevi görmüştür. İşgal altındaki topraklarını kurtarma mücadelesi veren bir ülkeye ve ona destek veren Türkiye'ye buram buram nefret kokan tutumları asla unutmayacağız. Biz kardeşliğin, yoldaşlığın, işbirliğinin kadrini kıymetini bilen bir ülkeyiz.

"HERKES GÜNÜL KAPIMIZI SONUNA KADAR AÇIK TUTACAĞIZ"

Akdeniz'deki hak ve menfaatlerimizi korurken Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin iki devletli çözüm arayışlarına destek olduk. Batı Trakya'daki Türk ve Müslüman unsurların uluslararası anlaşmalarla sağlanan haklarını korumak için mücadeleye devam edeceğiz. Herkese gönül kapımızı sonuna kadar açık tutacağız. Nerede bir mazlum bir mağdur varsa hep yanlarında olmaya gayret göstereceğiz ve gösterdik.

Geçtiğimiz günlerde New York'ta açılışını yaptığımız yeni Türk Evi'de konumu ve mimarisi ile sembol olarak yerini almıştır. BM Genel Sekreteri başta olmak üzere çok sayıda misafirin katılımıyla açılışı gerçekleşen Türk Evi tüm dost ve kardeşlerimize hizmet verecektir.

"ŞİŞİRİLEN BALONU TÜRKİYE PATLATTI"

Artık 10. yılını geride bıraktığmız Suriye krizinde uluslararası toplumun mülteci akınının yönetimi konusunda ne kadar aciz olduğunu gördük. Türkiye tek başına 4 milyon mazluma kollarını açarken sınırlarına dayanan bir kaç bin mülteci karşısında paniğe kapılan insanlıktan uzak davranışlar sergileyenler oldu. Bu insanlık dışı tutumun sahipleri ayrıca mültecilerin hakları ile ilgili BM kararlarını da çiğnemektedirler. Akdeniz'in karanlık sularında her yıl kaç bin kişinin umut yolculuğunda hayatını kaybettiğinin istatistiği tutulamıyor. Halbuki sadece bu hususlar bile tek başına vicdanı, ahlakı, insana saygısı olan toplumları ayağa kaldırmaya yeterli olmayıldı.

Bu iki yüzlülüğün benzerini Suriye'deki terör örgütleri konusunda da yaşıyoruz. DEAŞ bahanesiyle bölgeyi altına üstüne getirenler terörle mücadele etmemiştir. Sadece Türkiye, bu karanlık örgütle sahada karşı karşıya gelmiş ve birileri tarafından şişirilen balonu kısa sürede patlatmıştır. Dünyanın kendi etraflarında döndüğünü sananlar, yaşanan her siyasi çalkantıyla işin öyle olmadığını görmeye başlıyorlar. Afrika'daki kıtlığın sadece oradaki değil tüm insanlığın sorunu olduğunu yakında anlayacaklar. Hiç kimsenin mutlak bir güvenlik ve refah fanusu içinde yaşamadığı gerçeği daha iyi anlaşılacak. Türkiye işte bu fotoğraf içerisinde demokrasini ve kalkınmasını güçlendirerek dünyada hak ettiği yere gelmesini sağlayacak bir vizyon belirlemiştir.

"HİÇ BİRİMİZ İÇİN BAŞKA TÜRKİYE YOK"

Artık siyasi olmaktan çıkıp milli hedefler haline dönüşen bu vizyonu TBMM'den başlayarak ülkemizin tüm fertleri ile hep birlikte sahiplenmeliyiz. Hiç birimiz için başka Türkiye yok. Başka vatan, başka devlet, başka gelecek yok. Aklımızdan asla çıkarmamalıyız ki bölünerek büyüyemeyiz. Parçalanarak güçlenemeyiz, husumeti körükleyerek kardeşliği kökleştiremeyiz. Saplantılara sarılarak demokrasimizi ilerletemeyiz. Dünyanın gittiği istikamet farklılıklarımızı değil müştereklerimizi öne çıkararak birbirimize daha sıkı kenetlenmemiz gerektiğini gösteriyor.

"KÜRT SORUNU BİZ ÇÖZDÜK"

Ülkemize yaptığımız en büyük hizmetlerden biri de güvenlik stratejimizi değiştirmektir. Sınırlarımızın dibinde bir veya bir kaç terör koridoru oluşturulmasının önüne geçtik. Adına Kürt sorunu denen meseleyi hak ve özgürlüklerden kalkınmaya kadar tüm boyutlarıyla biz çözdük. Diyarbakır'daki vatandaşlarımıza söz verdiğimiz şekilde ret, inkar politikalarını nasıl ortadan kaldırdıysak bu meseleyi hala istismar konusu yapmak isteyenlerin maskelerini de aynı şekilde düşüreceğiz. Diyarbakır Anneleri'nin şanlı direnişleri ile terör örgütünü tir tir titrettikleri bir dönemi başlattık.

"MERKEZ BANKASI REZERVİMİZ 122 MİLYAR DOLAR SEVİYESİNE ULAŞTI"

Ekonominin sorumluluğu da bize aittir. Birilerinin sürekli nerede diye sordukları Merkez Bankası rezervimiz de 122 milyar dolar seviyesine ulaştı. Artılar-eksiler analizi yaptığımızda, artılarımızın kıyas edilemeyecek kadar fazla olduğunun kabul edilmesini de hak teslimi babından bekliyoruz. İşsizlik küresel sorun olarak varlığını devam ettirirken pek çok ülkede borçluluk oranları tarihi seviyelere ulaştı. IMF ve Dünya Bankası gibi kurumlar ciddi bir yönetim krizi içindeler. Böylesine kritik bir dönemde iktidar ve muhalefet ile bazı hakikatleri açık yüreklilikle ortaya koymak zorundayız. Bu salgının Türkiye'de çıkmadığı, ülkemizin dünyanın maruz kaldığı krizin etkilerine maruz kaldığını kabul etmemiz gerekiyor.

Son 8 yılda yaşadığımız teker teker her olumlu ve olumsuz sürecin ekonomiye de yansımaları olmuştur. Salgınla da böyle bir süreçte karşı karşıya kaldık. Türkiye ekonomisinin ayakta kalması için tüm kesimlere yönelik önlemleri devreye aldık. İhtiyaç halinde her kesimin yanında yer almaya devam edeceğiz.Geçen seneyi büyüme ile kapattık. İnşallah 2021'i yüzde 9'luk bir büyüme ile kapatmayı öngörüyoruz. Büyümeye istihdam artışı da eşlik ediyor. Türkiye, OECD ülkeleri arasında salgın öncesi dönemine göre istihdamını arttıran sayılı ülkelerden bir tanesi... Milli gelirimizi bir trilyon doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. elde edeceğimiz büyümenin kalitesi, gençlerimize yeni iş imkanları sağlaması bizim için kritik önemdedir. 2021 için belirlediğimiz ihracat hedefinin üzerine çıkacağımız anlaşılıyor. Cari dengede önemli bir iyileşme başladı. Özel sektörümüzün dinamizmi ve ekonomi politikalarımızın istikrarı sayesinde, bu dönemde cari açık sorunundan tümüyle kurtulabileceğimize inanıyorum.

"ENFLASYONU TEK HANELİ RAKAMLARA DÜŞÜRMEKTE KARARLIYIZ"
Türkiye'ye henüz yatırım yapmamış küresel markaları ülkemize kazandırmak için her fırsatı değerlendiriyoruz. Yatırım teşvik sistemimizi çok daha cazip bir yapıya dönüştürerek nakdi teşvikleri de içeren seçici destekler getireceğiz. Yeni sistemde öz sermaye ağırlıklı yatırımlara daha fazla destek vereceğiz. Geçtiğimiz hafta TEKNOFES'te bir kez daha ulaştık. Gençlerimizin her geçen yıl çıtayı nasıl yükselttiklerini bizzat gördüm. Tabii bunları söylerken enfasyon sorununda gözardı etmiyoruz. Makroekonomik politikalardan yapısal reformlara kadar pek çok adımı atarak enflasyonu tek haneli rakamlara düşürmekte kararlıyız. Gıda tarafında fahiş artışları anında tespit edecek erken uyarı sistemidir. Rekabeti bozan, fiyatları keyfi belirleyen firmaların üzerine kararlılıkla gideceğiz. Şirketlerimizden bankacılık sektörüne bağımlılıklarını azaltarak sermaye piyasası araçlarıyla yatırımlarına uzun vadeli finansman sağlamalarını bekliyoruz.

"PARİS İKLİM ANLAŞMASI YEŞİL KALKINMA DEVRİMİ'NİN DE İLK MÜJDESİDİR"

Ülkemizi çevre hassasiyetlerimizle farklı bir yere taşımıştık. Paris İklim Anlaşmasını Meclis'in takdirine sunma kararımız, başlattığımız Yeşil Kalkınma Devrimi'nin de ilk müjdesidir. Gelecek nesillere karşı sorunluluğumuzu yerine getirmekte kararlıyız. Doğal gaz tedariki konusundaki yatırımlarımızı hızlandıracağız. Akkuyu'daki nükleer santralin ilk etabını inşallah 2023'de hizmete alacağız. Giderek daha dengesiz ve sert hale gelen meteorolojik hadiselere karşı kapsamlı bir erken uyarı sistemi kuracağız.

TBMM BAŞKANI ÇELENK BIRAKTI

27. Dönem 5. Yasama Yılı açılışı dolayısıyla Meclis'teki Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un anıta çelenk bırakmasının ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu.

Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile TBMM Başkanvekilleri Süreyya Sadi Bilgiç, Haydar Akar, Celal Adan, Nimetullah Erdoğmuş, partilerin grup başkanvekilleri, milletvekilleri ve TBMM bürokratları katıldı.

TBMM BAŞKANI ŞENTOP'TAN AÇILIŞ KONUŞMASI

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, birleşimi açmasının ardından sunuş konuşması yaptı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Yeni Yasama Yılı Açılış Konuşmasında Meclis Başkanı Mustafa Şentop, "Bu çatı altında hiç kimse, bu güzel ve mukaddes ülkemizi daha çok sevme konusunda yarışamaz." dedi.

İşte TBMM Başkanı Şentop'un açıklamaları;

Saat 14.00'da özel oturumla toplanan Genel Kurul'un açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı Mustafa Şentop , Türkiye ve dünya gündemini değerlendirerek ülkemizdeki huzur ortamının önemine dikkat çekti.

Konuşmasının başında pandemi sürecindeki gayretli çalışmaları nedeniyle sağlık çalışanlarına teşekkür ederek, okulların açılmasından duyduğu memnuniyeti belirten TBMM Başkanı Şentop daha sonra, "Günümüzde savaşların şekil değiştirdiğini, düşmanların dost kılığına gizlendiğini ve bu nedenle huzuru ve barışı korumanın her zamankinden zor ve önemli olduğunu" ifade ederek "Bugün artık güçlü devletlerin sömürü ilişkileri gizlenemez hoyratlığa ulaşmıştır. Onlara 'dur' diyen, mazlum milletlerin sesi ve direnci olmak için gayret eden güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vardır" dedi.

"DARBELER DÖNEMİ KAPANMIŞTIR"

TBMM Başkanı Şentop, TBMM'nin "kahraman, gazi, fedakâr ve idealist bir Meclis" olduğunu belirterek Meclis'in "her düşman saldırısında ayrılıklarını bırakıp bir araya geldiğini, anlaşmazlıkları unutup birlik olduğunu" söyledi. "Bu duruma en son 15 Temmuz hain darbe girişiminde şahit olduğumuzu" ifade ederek, şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın cesaretli ve kararlı liderliğinde hainlerin planlarını, tıpkı geçmişte ordularını darmadağın ettiğimiz gibi darmadağın ettik.
Ülkemiz üzerine yapılan planlarda darbelerden medet umanların bir an evvel kabul etmesi gereken gerçek; Demokratik olgunluğumuzun ve demokrasimizin geldiği noktanın darbeler döneminin ülkemiz için artık kapanmış olduğudur."

TBMM Başkanı Şentop konuşmasında, içinde bulunduğumuz sürecin, Birinci Meclis'in şartlarına benzer özellikler gösterdiğini ifade etti:

"Dünya yeniden şekillenmekte, yeni sınırlar çizilmekte, sömürü ilişkileri yeniden tanzim edilmektedir. Kuşkusuz ki dış saldırıların şekli ve yöntemi değişmiştir, ne var ki sömürgeci emellerin içeriği değişmemiştir."

TBMM çalışmalarında üsul ve üslubun önemine ve örnek teşkil etmesine de dikkat çeken TBMM Başkanı Şentop "Ülkemizin kaderine hep birlikte yön verme sorumluluğumuz, birbirimizle kurduğumuz diyaloglara da yansımalıdır" diyerek şunları ekledi: "Şüphesiz ki, her konuda uzlaşmak mecburiyetinde değiliz, ne var ki uzlaşmanın mümkün olduğu durumlarda da çözümü gündelik siyasete feda etmemek gerekir."

Konuşmasına "Anlaşmazlığa düşülen konularda yaklaşımlarımızın milletin aziz varlığını temsil eden bir vakara sahip olması, Meclisimizin maneviyatı için önem arz etmektedir" diyerek devam eden Şentop, "Bu çatı altında hiç kimse, bu güzel ve mukaddes ülkemizi daha çok sevme konusunda yarışamaz" dedi.

Konuşmasında "Demokratik rekabetin, insanî nezaketin ve millî bütünlüğün sınırları içerisinde hareket etmeye büyük ihtimam göstermek elzem" olduğunu belirterek yeni teknolojilerin herkesin "cam duvarlar arkasında yaşamasına" neden olduğunu" söyledi.

"ÜLKESİZLİK BİR İNSANIN BAŞINA GELEBİLECEK EN KÖTÜ ŞEYDİR"

Mültecilerin ülkelerine dönmeleri konusuna da değinen TBMM Başkanı Şentop, "Ülkesizlik bir insanın başına gelebilecek en kötü şeydir" dedi.

MECLİS'TE SIKI TEDBİRLER

Meclis'in yasama yılı açılış programında, yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele önlemleri kapsamında bu yıl resepsiyon verilmedi.

TBMM'de 5 Ekim Salı günü, siyasi partilerin grup toplantıları gerçekleştirilecek. Aynı gün Genel Kurulda Depreme Karşı Alınabilecek Önlemlerin ve Depremlerin Zararlarının En Aza İndirilmesi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporu görüşülecek.

MECLİS YENİLENDİ 23 YIL SONRA BİR İLK

TBMM Genel Kurulu'nda 1998'den beri kullanılan elektronik oylama ve yoklama sistemi, yeni yasama yılı öncesinde tamamen yenilendi.

Çalışmalarına 17 Temmuz'da ara veren Meclis, 2,5 aylık aranın ardından mesaisine 1 Ekim Cuma günü yeniden başlayacak.

TBMM Genel Kurul Salonu'nda, 27. Dönem 5. Yasama Yılı öncesi yürütülen tadilat çalışmalarında sona erdi.

TBMM'nin tüm elektronik altyapısı son teknolojiye uyarlandı. Meclis'te uygulamaya girecek yeni sistemin altyapısı için Genel Kurul zeminine gerekli elektronik aksam döşendi.