Bu belirtiler varsa dikkat!

Bağırsak kanseri, sindirim sisteminin alt kısmında, özellikle kalın bağırsakta gelişen bir kanser türüdür. Erken teşhis, tedavi başarısını artırırken, kanserin yayılması tedavi sürecini zorlaştırabilir. Bu nedenle, belirtilerin hızlı farkına varmak büyük önem taşır.

Vücudun farklı bölgelerine yayılan bağırsak kanserine ileri evre bağırsak kanseri denir.

İlerlemiş bağırsak kanserinin açıklayıcı belirtileri, yayılmamış bağırsak kanseri ile tamamen aynı olabilir.

Bununla birlikte, tümörlerin nereye yayıldığına bağlı olarak başka semptomları da gösterebilirler.

Kemiklere kadar yayılan bağırsak kanseri şu belirtilere neden olabiliyor;

Yorgunluk

Mide bulantısı

Aşırı susama

Bu üç rahatsızlık, kanınıza kalsiyum salan hasarlı kemiklerin sonucu olarak ortaya çıkan hiperkalsemi tarafından tetiklenmektedir.

Hiperkalsemiye işaret eden diğer semptomlar arasında kabızlık, sinirlilik ve kafa karışıklığı bulunmaktadır.

Ancak kemiklerinize yayılmış olan tümör ağrıyla da kendini gösterebilir.

Uzmanlar aynı zamanda bu durumun kemiklerinizin zayıflamasına ve kırılmaya daha yatkın hale gelmesine neden olabileceğini söylüyor.

Bu semptomlardan biri veya birkaçından bir süredir şikayetçiyseniz doktora görünmeniz önerilmektedir.

Kemiklerdeki belirtiler bağırsak kanserine işaret etse de, bu ölümcül rahatsızlığın neden olabileceği başka belirtiler de vardır.

Bağırsak kanserinin konumu nedeniyle, şu belirtilerden muzdarip olabilirsiniz:

Bağırsak alışkanlığında kalıcı değişiklik (ishal veya kabızlık)

Karın ağrısı

Tuvalete çıktığınızda başka basur belirtileri olmayan kan (hemoroid)

Her yemek yediğinizde hissedilen rahatsızlık veya şişkinlik

İstenmeyen kilo kaybı

Doktorlar ayrıca bu belirtilerin ilerleyen yaşla birlikte daha büyük önem taşıdığını ve kesinlikle görmezden gelinmemesi gerektiğini söylüyor.

Semptomları hafif seyredebildiğinden ve sizi hasta hissettirmeyeceğinden, bağırsak kanserini teşhis etmek zor olabilir.

Bununla birlikte, semptomlarınız üç hafta veya daha uzun süre devam ederse, doktorunuza görünmeniz büyük önem taşımaktadır.

Kolonoskopiden taramalara kadar, durumunuzun belirlemeye yardımcı olabilecek farklı testler bulunmaktadır.

BAĞIRSAK KANSERİNDEN KORUNMANIN YOLLARI

SAĞLIKLI KİLONUZU KORUYUN

Sağlıklı bir kiloyu korumak sadece bağırsak kanseri riskinizi azaltmakla kalmaz, aynı zamanda diğer kanser türlerine yakalanma riskinizi de azaltabilir.
Araştırmacılar bunun, vücudumuzdaki aşırı yağın hormon seviyemizi değiştirebileceğin ve ürettikleri kimyasal tepkime nedeniyle kanser riskini artırabileceği söylemekte.

Ancak şok diyetler kısa vadede yarar sağlasa da uzun dönemde kilo kaybına yardımcı olmaz.

Kilo vermenin ve kalıcı olarak kilonuzu sabit tutmanın en iyi yolu, şekerli içecekleri azaltmak, tükettiğiniz gıdalara dikkat etmek ve daha fazla yürümek gibi günlük yaşamınızda bağlı kalabileceğiniz küçük değişiklikler yapmaktır.

DAHA FAZLA LİF TÜKETİN

Lif bakımından yüksek bir beslenmeyi tercih etmek, bağırsak kanseri riskini çeşitli şekillerde azaltmaya yardımcı olur.

Bu noktada ana nedenlerden biri yiyeceklerin vücuttan daha hızlı geçmesine yardımcı olmaktır.

Meyve, sebze, fasulye ve mercimek, tam tahıllı ekmek, makarna ve tahıl çeşitleri sağlıklı olmanın yanı sıra harika lif kaynaklarıdır.

Daha fazla lif almak için yemeklere fazladan özen göstermenize de gerek yok.

Kepekli bir tost yapabilir, güveçte fasulye ya da beyaz yerine kahverengi makarnayı deneyebilirsiniz.

SİGARA İÇMEYİN

Sigara sadece akciğer kanserine neden olmaz, bununla birlikte en az 13 farklı kanser türüne (bağırsak dahil) ve ayrıca kalp hastalığına ile çeşitli akciğer hastalıklarına neden olur.
Sigara dumanındaki kimyasallar kan dolaşımına girerek tüm vücudu etkileyebilir ve bunların DNA'nııza zarar verdiği ve kansere yol açtığı gösterilmiştir.

AKTİF OLUN

Aktif kalmanın, bağırsak kanseri riskini azaltmak da dahil olmak üzere vücut için çok farklı faydaları vardır.

Bunların arasında, yiyeceklerin bağırsakta daha hızlı hareket etmesine yardımcı olmanın yanı sıra iltihabı önlemek de bulunmakta.

Şu anda fazla hareket etmiyor olsanız bile, daha aktif olmak düşündüğünüzden daha kolay olabilir.

Haftada en az iki buçuk saat orta düzeyde aktivite (örn. tempolu yürüyüş) yapmayı hedefleyin.

Bu, kulağa çok gibi gelebilir ama hepsini tek seferde yapmanız gerekmiyor.

Her gün 20 dakikadan biraz fazla yürümeniz yeterli olacaktır.

Ne kadar aktif olursanız, sağlayacağı yarar da o kadar büyük olur ancak, başlamak için asla geç değil.