“Avrupa Birliği ülkeleri sosyal medya platformları kullanıcılarının güvenliğini sağlamak için ciddi kurallar getirdi”
Muhalefet milletvekillerinin, sosyal medya platformlarına getirilen yasaklara yönelik eleştirilerine ise Bakan Uraloğlu, “Avrupa Birliği ülkeleri sosyal medya platformları kullanıcılarının güvenliğini sağlamak için yasa dışı içeriklerin yayılmasını önlemek anlamında ciddi kurallar getirdi. Fransa, Hollanda, Birleşik Krallık, Avrupa Birliği kurumlarında TikTok'un kamu personellerince ve iş kapsamında sağlanan cihazlarda kullanılması yasaklamış. Yine baktığımız zaman Avustralya örneğine baktığımızda on altı yaş altındaki çocukların kullanması noktasında bir yaklaşım var. Brezilya'da aynı şekilde. Yine ABD'de Biden yönetimi, Nisan 2024 tarihinde TikTok'un Amerika merkezli bir şirket tarafından satın alınmaması halinde hizmetine son verileceği noktasında bir yaklaşım gösterdi. Bakın ben 58 yaşındayım. Ben üç tane kızım var. İki tane kız torunum var. Hepimizin etrafında da bir dünya insan var. Ya Allah rızası için ya. Şu sosyal medyada biz gerçekten yasakçı bir zihniyette değiliz. Ama herkesin de gerçekten hakkını bilmesi lazım.Yani oraya koyulan her şeye biz susacak mıyız? Yani seslemeyelim mi? Bütün milli ve manevi değerlerimize hakaret edilen ve hiçbir disiplini olmayan bir medyaya hiç müdahale etmeyelim mi? Ama ben size şunu söyleyeyim; sosyal medya platformları sağlayıcılarından kesinlikle çok daha özgürlükçü yaklaşımımız var. Bunu özellikle söylemek isterim” cevabını verdi.
“Yap- İşlet- Devret aynı zamanda bir finansman ve yapım modelidir”
Yap- İşlet- Devret projeleri ve Kamu Özel İşbirliği projeleri noktasında eleştirilere ilişkin Uraloğlu, “Biz bir yatırımı üç yöntemle yaparız. Bir kamu kaynağından yaparız. Tamamen milli bütçeden yaparız. İki dış kredi temin ederek yaparız. Üç; Yap- İşlet- Devret projeleri ve Kamu Özel İşbirliği yaparız. Bizim bütçemizde ne var? Bakarız. Ondan sonra yine bizim bütçemiz ülkemizin kredi bilitesi nedir? Ona bakarız. Kredi alabilme şartlarına bakarız. Ve sonrasında da bu işin yapılabileceğine bakarız. Yap- İşlet- Devret aynı zamanda bir finansman ve yapım modelidir. İkisinin beraber olduğu modeldir. Burada bunu kaçırmamamız gerekir. Biz burada eğer hani birinci, ikinci alternatiflerde çözüm bulamamışsak üçüncü alternatife giderek Yap- İşlet- Devret modeline gidiyoruz” ifadelerini kullandı.