Sakarya’nın saklı cenneti görenleri hayran bırakıyor

Şelalenin görünmeyen dört farklı bölgesi olduğunu aktaran Hancıoğlu, “Aslında burası Doğançay Şelalesi değildir. Eski tarih kitaplarında da Sulu Şen olarak geçer. Şelale sonradan insanların sosyal medyada paylaştığı bir şey olarak çıktı ortaya. Normalde burası Sulu Şen’dir. Yaklaşık 10 kilometre ileriden iki çataldan geliyor bu su. Burası da çok eski zamanlarda depremden oluşmuştur, tamamen doğaldır. Ve doğal olduğu için de hiçbir tesis yoktur şelalenin içerisinde. Bakir bir yer. Boğazın adı Doğançay olduğu için adını oradan almış, normalde Maksudiye Şelalesi. Doğançay’dan, Sakarya Nehri’ne birleşiyor. Burada tek değil bu şelale. Bunun üzerinde 4 tane daha şelale var. İkincisine çıkmak biraz daha zor, diğer üç tanesine çıkmak dağcıların işi, normal bir vatandaşın çıkabileceği yerler değil. Gönül ister ki; buraya gelen insanlar hepsini gezebilsin ve o güzelliği herkes görebilsin. Ama zamanla bu da olacak yandan merdiven, yürüyüş yolu gibi bir şey yapılırsa buradaki güzelliği herkes görebilir. Bir şelale olarak burayı görmeyelim burada toplam 6 tane şelale var” diye konuştu.