Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Şiddete sıfır tolerans ilkesiyle mücadelemizi devam ettireceğiz"

İsrail'in vahşi saldırılarında şehit düşen Filistinli ve Lübnanlıları rahmetle yad ettiğini söyleyen Erdoğan, ”Filistin'in seçilmiş son başbakanı İsmail Heniye'ye ve kalleşçe şehit edilen Hamas’ın diğer mensuplarına Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Hamas'ın Gazze'de verdiği destansı mücadelenin aynı zamanda Türkiye için de olduğunu çok iyi biliyoruz. Filistin halkının soykırım şebekesi karşısında aynı zamanda insanlığı da, Müslümanların izzetini de savunduğunu çok ama çok iyi biliyoruz. Ülkemizde birileri Hamas'a terör örgütü iftirası atarken biz soykırımın ilk günlerinde hiç kimseden çekinmeden işte bunun için 'Hamas Filistin'in Kuvayı Milliye'sidir’ dedik. İlk gün nerede duruyorsak bir yıldır aynı yerde yalpalamadan, korkmadan, ürkmeden sapasağlam duruyoruz. İlk gün vatandaşlarımızı neye karşı uyarıyorsak bugün de aynı risklere dikkat çekiyoruz. Bir yıldır olduğu gibi bugün de biz herkes için barış herkes için özgür Filistin diyoruz” dedi.
“Filistinli kardeşlerimiz için hürriyet ve adalet istiyoruz. Allah'ın izniyle tek başımıza kalsak dahi atalarımızdan tevarüs ettiğimiz asil duruşumuzu asla bozmayacağız” ifadelerini kullanan Erdoğan, ”Zalimler karşısında susmayacak, zulme rıza göstermeyeceğiz. Hakikatlere haykırmaya cesaretle devam edeceğiz. Filistinli, Lübnanlı kardeşlerimize de buradan dayanışma mesajları gönderiyor, her zaman yanlarında olacağımızı hatırlatmak istiyorum. Yaklaşan kış mevsimi öncesinde gıda, barınma ve tıbbi malzeme başta olmak üzere insani yardımlarımızı arttıracağız. AK Parti'yi kurduğumuz günden itibaren Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ülkemize ve milletimize hizmet mücadelesi veriyoruz. Bu yüce çatı altında Türkiye'nin sorunlarını çözmek milletimizin taleplerini karşılamak, en önemlisi de ülkemizde ekonomiyi, demokrasiyi, kardeşliği büyütmek için canla, başla gayret sarf ediyoruz. Bakınız bir toplumun huzurlu ve mutlu bir şekilde varlığını sürdürebilmesinin en başta gelen şartı devletin her bireyin güven, adalet ve ekonomik refah ihtiyacını karşılayabilmesidir. Tarih boyunca Türk devletlerini güçlü yapan hakimiyetleri altındaki farklı kesimlerden insanları asırlarca barış içinde yönetebilmelerini sağlayan en önemli husus işte bu ilkelere olan bağlılıklarıdır” açıklamasını yaptı.