Aşık Veysel'in 130. doğum gününde yaşamına dair bilimeyenler
“Aşık Veysel Sivas'ın dünyaya açılan
penceresiydi”
Arkadaşlarının kendisine 'Takıldın bir âmânın peşine gidiyorsun'
dediğini anlatan Yönal, “Âşık Veysel'le 1957 yılında tanıştım.
Sivas Atatürk Caddesi'nde bir iş hanı vardı ve üstü oteldi. O dönem
çalıştığım yerin patronu o yıllarda Sivaslı âşıklardan otel parası
almazdı. Sivaslı âşıklar Sivas'ı dünyaya tanıtıyor diye 3 gün o
otelde konaklama hakları vardı. Ben de o dönemlerde tanıştım, hep
giderdim yanına. Arkadaşlarım bana 'Takıldın bir âmânın peşine
gidiyorsun' derlerdi. Dostluğumuz 16 yıl devam etti. Bu yıllar
içerisinde çok fazla anı biriktirdik. Sivas'a geldikçe hep beni
ziyaret ederdi. Ben de Sivas'a gelen sanatçıları onun köyüne,
yanına götürürdüm. Bundan büyük gurur duyardım. Aşık Veysel,
Sivas'ın dünyaya açılan penceresiydi. Çünkü kendisi âmâ olarak 10
yaşında sazla tanışarak, son nefesine kadar bunu sürdürdü. Eşi
Gülizar Hanım'ın bize yapmış olduğu tereyağlı bulgur pilavının ve
pezik turşusunun tadı damağımda” dedi.