Öztürk, toplumda infial yaratan ve erozyona neden olan bu suçlar ile ilgili yeni bir yaklaşıma gereksinim olduğunu belirtti. Öztürk, şöyle devam etti:
Cinsel şiddet, cinsel istismar gibi suç işleyenlerin cerrahi kastrasyonla cezalandırılması tedbirlerden biri olmalı ve uygulanmalıdır diye değerlendiriyoruz. Yani bu cerrahi kastrasyon konusu biraz önemli, spesifik bir konu.
Burada bizim kastettiğimiz, kimyasal kastrasyon değil, cinsel, cerrahi kastrasyon. Kimyasal kastrasyonda bir ilaç veriliyor, dürtüleri bir şekilde bastırıyorsunuz ama o ilacı, hapı kestiğiniz vakit, o dürtüler tekrar, farklı bir şekilde, daha da artarak gün yüzüne çıkabiliyor.
Ama cerrahi kastrasyonda bu cinsel dürtülerle baş edemeyen bireye hormon üzerinden cerrahi bir işlem yapılarak o dürtülerin tümünü yok edebiliyorsunuz.