Trump ve Harris'in kampanyaları
Ekonomi, Trump ve Harris’in kampanyalarının temel başlıkları olmaya devam ediyor. Trump, düşük vergiler ve serbest piyasa politikalarıyla Amerikan iş gücünü yeniden canlandırmayı vadediyor. Eski başkanlık dönemindeki istihdam artışı ve düşük işsizlik oranlarına vurgu yapan Trump, serbest piyasanın Amerikan ekonomisini güçlendireceğini savunuyor.
Harris ise gelir adaletini ve düşük gelirli Amerikalılara daha fazla destek sağlamayı hedefleyen bir ekonomik plan sunuyor. Sosyal güvenlik ağlarının genişletilmesi ve asgari ücretin artırılması gibi konularda değişiklik vaat eden Harris, özellikle alt gelir grubunun refahını artırmayı amaçlıyor.
Sağlık ve eğitim politikalarında da iki aday arasında büyük farklar var. Harris, devletin sağlık hizmetlerinde daha etkin rol almasını savunarak herkes için erişilebilir sağlık hizmeti sözü verirken, Trump ise özel sektör çözümlerine daha fazla alan açılması gerektiğini belirtiyor. Eğitimde ise Harris, devlet destekli programların genişletilmesini ve fırsat eşitliğinin sağlanmasını ön plana çıkarıyor.
Sosyal medyanın etkisi
Sosyal medya, seçim sürecinde hem Trump hem de Harris’in seçmenlere ulaşmasında etkin bir araç olarak kullanılıyor. Ancak sosyal medyada hızla yayılan yanıltıcı bilgiler ve yalan haberler, kampanyaları doğrudan etkiliyor. Bilgi kirliliği ve yalan haberler, seçim güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluştururken, uzmanlar seçmenleri yalnızca güvenilir kaynaklardan bilgi almaya çağırıyor. Sosyal medya platformları, özellikle bu seçimde yanlış bilgi yayılmasını engellemek için çeşitli önlemler alsa da sahte içeriklerin hızla yayılması birçok seçmeni etkileyebiliyor.